Avatar, Bir Ütopya Çağla Cömert 1958’de ölümünden kısa bir süre önce, Andre Bazin İkinci Dünya Savaşı sırasında yazdığı sinema üzerine yazılarını tekrar gözden geçirmeye başlar. Aklındaki dört ciltten, 1958’de basılan ilki sinemanın ontolojik temeli üzerinedir veya Bazin’in diliyle, bir gerçekçilik sanatı olarak sinemadır. Bazin birinci cilde, eğer plastik sanatların psikoanalizi yapılırsa, sanatsal üretimin temelinde ölüyü korumak güdüsüne dayandığını söyleyerek başlar. Eski Mısır dini kurtuluşu bedenin fiziksel varoluşunu sürdürme yolları aramakta görmüştür. Bu zamana karşı direniştir, insanın en temel psikolojik ihtiyaçlarından biridir çünkü ölüm, Bazin’in deyişiyle, zamanın zaferidir. Yapay olarak bedeni korumak, mumyalamak, onu zamanın akışından koparmaktır. İlk Mısır heykeli bir mumyadır. Bazin Batı sanatına da içrek gördüğü bu olguyu, mumya kompleksi olarak nitelendirir. Uygarlığın ilerlemesiyle, mumyalar fotoğrafa dönüştü, plastik sanatlar büyüsel niteliğini yitird...